Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş: Artık Türkiye’nin darbelerin ürünü olan bu anayasadan kurtulma vakti geldi
7 mins read

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş: Artık Türkiye’nin darbelerin ürünü olan bu anayasadan kurtulma vakti geldi

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş

Gazi Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Programı’nda konuştu.

Yeni Anayasa çalışmalarına da değinen Kurtulmuş şunları söyledi;

“82 Anayasasının birçok siyasal ve toplumsal sorunların kaynağında büyük payı olduğunu hepimiz biliyoruz. Artık Türkiye’nin darbelerin ürünü olan bu anayasadan kurtulma vakti gelmiştir.

“Darbeci ruh anayasada hala gizli”

Darbeci ruh anayasada hala gizli. Sadece metin değişmesi yetmez. Demokrasinin en büyük düşmanı imtiyaz ve istisnalardır. Bu anayasa yapım sürecinde imtiyaz ve istisnaların ortadan kaldırılması, demokratik kurumların millet anlayışı içerisinde yeniden gözden geçirilmesi demektir.”

Türkiye’de bir reform iradesine ihtiyaç olduğunu vurgulayan TBMM Başkanı

“Günümüz dünyasındaki gelişmeler çerçevesinde hiçbir şey eski kabul edildiği şekilde devam etmesi mümkün değildir. Bunun için diyoruz ki; anayasanın ele alınması, reform sürecinin önemli bir aparatı olarak görülmesi gerekmektedir.”

şeklinde konuştu.
Konuşmasında yeni anayasa yapım sürecini tarif eden Kurtulmuş,

“Önce hangi usulle yapacağınızı ortaya koymanız lazım ki ondan sonra esasları doğru bir şekilde tartışabilesiniz. Herkesin fikrini ortaya koyacağı, şeffaf bir sürecin yönetilmesi, müzakerelerin de gerçek bir şekilde yönlendirilmesi şarttır. TBMM Başkanlığı’nın üzerine düşen bu şeffaf müzakere sürecini yönetebilmektir.”

dedi.

“Esas zemin TBMM”

Yeni anayasa yapım sürecinde, müzakerelerin doğru bir zeminde yapılması gerektiğini kaydeden Kurtulmuş, “Bütün toplumsal birikimlerin üzerinde karar verecek yer TBMM’dir. Her yerde her şekilde tartışmalar yapılır ama tartışmanın sonuçlandırılacağı esas zeminin TBMM olduğunun altını çizmek isterim.” şeklinde konuştu.

“İmtiyazların ortadan kaldırılmalı”

TBMM Başkanı, yeni anayasanın imtiyaz ve istisnaları ortadan kaldırması gerektiğini de söyledi. İmtiyaz ve istisnaların, demokrasilerin en büyük düşmanı olduğunun altını çizen Kurtulmuş,

“İmtiyaz ve istisnalar, seçkinci gruplara ya da bir takım avantajlı gruplara kamunun gücünü aktarmak demektir. Dolayısıyla bu anayasa yapımı sürecinde istisnaların ve imtiyazların ortadan kaldırılması gerekmektedir.”

dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sinyali vermişti

    Geçtiğimiz hafta Meclis’in yeni yasama yılı açılış töreninde hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, milletvekillerine seslendiği konuşmasında yeni anayasanın önemine değinmişti.

Erdoğan ‘yeni anayasa ihtiyacının günden güne kendini belli ettiğini’ belirterek yeni anayasanın yasakçı değil özgürlükçü olması gerektiğini ifade etmişti.

Erdoğan şunları söylemişti;

Burada şunu öncelikle vurgulamak isterim. Bu meclis, 104 yıllık tarihi boyunca şartların en çetin olduğu dönemlerde bile bir çözüm yolu, bir çıkış yolu bulmayı başarmıştır. Bu meclis, tüm zorluklara rağmen hemen arkamızda yazan “Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” şiarına hakkıyla sahip çıkmıştır. Yine bu meclis, milletimizin ufkunu genişletecek, barışı ve demokrasiyi güçlendirecek, ekonomik büyüme ve refaha, en önemlisi de özgürlüklere daha fazla alan açacak, Cumhuriyet tarihimizin en kuşatıcı anayasasını yapma tecrübesine, bilgisine ve kudretine ziyadesiyle haizdir.

“Yamalı bohçaya dönen 82 anayasasının miadı artık doldu”

12 Eylül askeri darbesi sonrasında silahların gölgesinde milli iradeye dayatılan mevcut anayasa, meclisimiz ve milletimize biçilmiş dar bir gömlektir. 1982’den beri yapılan irili ufaklı 20’den fazla değişiklik, milletin mevcut anayasadan memnuniyetsizliğini açıkça göstermektedir. Bir nevi yamalı bohçaya dönen 82 anayasasının miadı artık dolmuştur. Türkiye’nin 21. yüzyılda büyük hedef ve iddialarını gerçekleştirmesi ancak yeni, uzlaşmacı, özgürlükçü, katılımcı, sivil bir anayasa ile mümkündür.

“Hazırlıklarımızı çok titiz bir şekilde yapıyoruz”

Demokrasimizin yeni anayasa ihtiyacının günden güne kendini daha fazla belli ettiğini görüyoruz. Burada şu hususu da açık yüreklilikle ifade etmek arzusundayım. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak yeni anayasayla ilgili olarak elbette biz kendi hazırlıklarımızı hem de çok titiz bir şekilde yapıyoruz. Ama bu demek değildir ki diğer tüm fikirlere kapımızı kapatıyoruz. Yeni anayasanın hazırlık sürecinde her türlü fikre saygı duyarız, her düşünceyi ilgiyle dinleriz, her yapıcı teklifi hayırhahlıkla değerlendiririz.

“Kutuplaştırıcı değil uzlaştırıcı olmalı”

Yeni anayasanın kutuplaştırıcı değil, uzlaştırıcı, ayrıştırıcı değil, birleştirici, yasakçı değil, özgürlükçü olması, farklılıklarda değil, ortak noktalarda buluşturması temel ve sarsılmaz ilkemizdir. Milleti ve devleti birbirinden ayrı düşünmek mümkün değildir. Millet varsa devlet vardır, devlet varsa, millet varlığını idame ettirir. Devlet milletin üzerinde değildir. Millet de devletsiz ayakta ve hayatta kalamaz. Ne devletimizin zayıflatılmasına, ne milletimizin bu yolla ayrıştırılmasına eyvallah etmeyeceğimiz bilinmelidir. Milletin refah ve huzurunun, bununla birlikte daha fazla hürriyetin, devletimizi daha da güçlendireceği kanaatindeyiz.

“Yeni anayasayı bu yüce meclis eliyle hayata geçirebiliriz”

Yeni anayasa, devleti ve milleti ayrı yerlere koyan değil, devlet ile milleti buluşturan, kucaklaştıran, kaynaştıran niteliklere haiz olmalıdır. Şuna tüm kalbimle inanıyorum: Milletin muazzez iradesini temsil eden insanlar olarak insanımızın hiçbir ferdini dışlamadan, hiçbir ferdin özgürlüğünü kısıtlamadan, azami müştereklerde buluşturan bir anayasayı yazabilir, yapabilir, Allah’ın izniyle bu yüce meclis eliyle hayata geçirebiliriz.

“Türk demokrasisini yeni ve sivil bir anayasa ile taçlandıralım”

Yeni yasama yılında milletimizin ve meclisimizin yeni bir anayasa inşası için daha fazla gayret göstereceğine inancımız tamdır. Biz bugüne kadar her fırsatta dile getirdiğim gibi, yeni anayasa sürecinde yapıcı davranmaya devam edeceğiz. Bugün bir kez daha tüm partileri ve milletvekillerini, toplumumuzun tüm kesimlerini, Türk demokrasisini yeni ve sivil bir anayasa ile taçlandırma mücadelemize omuz vermeye davet ediyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir